Yanık Mektep, kitaplardan fırlamış bir bahçede küçük samimi bir düğün hayal edenlerin ilk ziyaret etmesi gereken mekanlardan biri. Kuzguncuk ta bulunan Yanık Mektep in bir hikayesinin olması da butik bir düğün için tercih sebeplerinden biri oluyor.
Kuzguncuk semt olarak İstanbul saatine uymayan bir ahenk içinde. Bu semtte zamana başkaldıran, değişimin asimilasyonuna karşı unutmayan, hikayelerini ve kahramanlarını bağrında saklayan bir kültür var. Burayı bu kadar özel yapan şey ise zaten bu mahalle kültürünün ta kendisi.
İpek ve Cem bir yaz günü düğünleri için bizimle iletişime geçmişti. Sabah hazırlıklar ve evden çıkışla başlayan hikayeleri Yanık Mektep te nikah ve kutlama ile son buldu. Mekana geldiğimizde nikah başlamadan önce vaktimiz vardı. Yanık Mektep in bahçesi ilk bakışta küçük görünse de aslında fotoğraf için çok tatlı köşeleri var. Üst kattaki küçük terasında bir kaç hatıra fotoğrafı aldıktan sonra artık bahçenin tadını çıkarma zamanıydı.
Kuzguncuk dışarıdan bakıldığında bir açık hava stüdyosu gibi. İnsan, içinde oluşan fotoğraf çekme arzusunu dizginleyemiyor. Ancak son yıllarda artan gelin damat çekimleri sebebiyle sakinlerinin huzuru birazcık kaçmış durumda. Artık kuzguncuk sokaklarını gezerken hemen hemen her kapıya yapıştırılmış fotoğraf çekmeyin uyarılarını görebiliyorsunuz. Kimseyi rahatsız etmemek adına nikah sonrası nerede çekim yapacağımızı düşünürken Yanık Mektepin tam karşısındaki Kuzguncuk Bostanı dikkatimizi çekmişti. Açık hava film gösterimlerinin de yapıldığı halka açık Bostan bizi misafirperverlikle karşıladı ve içeride çekim yapabileceğimizi öğrendik.
Semtin ruhunu, yeşilini, kedisini köpeğini, her köşeden yükselen birbirinden farklı kokularını biz çok sevdik.
İpek ve Cem in hikayelerini aşağıdaki fotoğraflardan izleyebilirsiniz. Bahçelerde bostanlarda buluşmak, iyi müzik eşliğinde sofralarda uzayan sohbetlerde kaynaşmak üzere...
.jpg)
